Aşırı kilolu kişilerde zayıflama amacıyla liposuction'dan fayda ummak gerçekçi değildir. Doğumlardan sonra karında meydana gelen çatlak ve sarkmaların giderilmesi için de liposuction uygun bir yöntem değildir. Ancak doğum veya doğumlar yapmış olsa da karın derisinde çatlaklar ve sarkma oluşmamış ve fakat yağ birikintisi olan deri tonüsünü (gerginliğini) kaybetmemiş kişilere liposuction uygulanabilir. Bir diğer deyişle deri elastikiyetini kaybetmemiş kişilerde liposuction ameliyatı ile elde edilen sonuçlar daha tatminkârdır. Genetik özelliği ya da yaşı nedeniyle deri diriliğini ve gerginliğini kaybetmiş kişilerde liposuction sonrası ortaya çıkabilecek sarkma ve buruşukluklar liposuction uygulaması için sınırlayıcı faktörlerdir. Böyle durumlarda sadece liposuction yetmeyebilir, beraberinde dermolipektomi dediğimiz fazla deri çıkarma işlemleri de gerekebilir.
Herhangi bir cerrahi girişim ve genel anestezi açısından risk teşkil edebilecek başka ciddi medikal problemleri olanlar örneğin kalp, karaciğer, böbrekler ve merkez sinir sistemini ilgilendiren kronik hastalıkları olan kişilerde liposuction ameliyatı sakıncalı olabilir. Böyle durumlarda ilgili uzmanlık dallarının konsültasyonuna ihtiyaç vardır. Sigara içenlerle aspirin vb kan sulandırıcı ilaç kullananların hekimin öngöreceği makul bir süre önce bunları bırakması gerekmektedir. Ayrıca gebelik sırasında ve sonrası emzirme döneminde de liposuction yapılması uygun değildir.